Bu yazımızda, teknik derslerden bahsetmek istemedim. Tüm dünyanın tanıdığı fotoğraflardan birkaçının hikayesini paylaşmak istedim. Belki mutlu bir olay ya da hüzünlü bir olayın fotoğrafı, onlar...
1. Sudan'da Açlık - BM Gıda Kampı [1994]
|
Fotoğrafçı :Kevin Carter |
Fotoğraf, 1994 yılında kıtlık çekmekte olan Sudan'da çekilmiş bir fotoğraftır ve bu fotoğraf Pulitzer Ödülü almıştır. Fotoğraf, 1 kilometre uzaklıkta bulunan Birleşmiş milletler Gıda Kampına doğru sürünen çocuğu anlatıyor.
Arkada ise bir akbaba, çocuğun ölmesini bekliyor; böylece onu yiyebilecek. Bu fotoğraf bütün dünyayı şok etti. Hiç kimse çocuğa ne olduğunu bilmiyor; fotoğrafçı Kevin Carter da fotoğrafı çektikten sonra çocuğu olduğu yerde bırakmıştı.
Kevin Carter, 3 ay sonra depresyona girmiş ve intihar etmiştir.
2. Afgan Kızı [1984]
|
Fotoğrafçı: Steve McCurry |
Bu fotoğraf, National Geographic Fotoğrafçısı olan Steve McCurry tarafından çekilmiştir. Sharbat Gula, mülteci kampı içinceki gayrı resmi okul öğrencilerinden birisiydi. Afgan kadınların fotoğrafını çekebilmek için nadir bir fırsat yakaladı ve onun fotoğrafını çekti. Sharbat, o zaman 12 yaşındaydı. O yıl National Geographic dergisine kapak oldu.
3. Filistinli Şehit [2000]
|
BBC |
Bu bir fotoğraf değil. BBC'nin kamera kayıtlarından alınmış bir sahne. Filistinli bir baba olan Jamel ad-Durra, oğlunu İsrail ateşlerinden korumk istiyor. Buna rağmen silahlar ateşleniyor ve çocuk öldürülüyor. Ayrıca, onları kurtarmak için gelen Filistinli bir ambulans şoförü de öldürülüyor.
Gazeteciler bu olayı çaresizce izledi. Jamil ve Muhammed, küçük bir beton blokla duvar arasına sıkışıp kaldı ve bir mermi yağmuru başladı. Muhammed, babasının kollarının arkasına çöktü ve ağlamaya başladı. Bu sırada babası ise kollarıyla onu korumak için boşuna çabaladı. Bir an için babası başını kaldırdı ve azarlar gibi parmağını salladı. Bir süre sonra ikisi de vuruldu. Muhammed babasının kucağına yığıldı. Muhammed öldü, babası ağır yaralandı. Onları kurtarmak için gelen ambulans sürücüsü de öldürüldü.
4. Yanan Rahip - Kendi Kendini Kurban Ediş [1963]
|
Fotoğraf: Malcolm Browne |
11 Haziran 1963 tarihinde, Vietnamlı Budist bir rahip olan Thich Quang Duc, Güney Vietnam hükümeti tarafından kontrol edilen Katolik Diem rejiminin baskıcı politikalarına dikkat çekmek için Saigon'da, trafiğin yoğun bir kavşakta kendini yaktı. Budist rahipler,geleneksel Budist bayrağının üzerindeki yasağın kaldırılmasını, Budistlerin Katoliklerle aynı haklara sahip olmalarını, Budist gözaltılarını durdurmalarını ve Budist rahip ve rahibelere dinlerini yayma haklarının verilmesini istediler.
Yanma sırasında Thich Quang Duc'un hiçbir hareketi olmadı.
5. Tiananmen Meydanı [1989]
|
Fotoğrafçı: Stuart Franklin Magnum |
Bildiğiniz en önemli fotoğraflardan birisi. Bu fotoğraf, Tiananmen Meydanı'ndaki tankları, önlerinde ayakta durarak durdurmaya çalışan bir öğrencinin fotoğrafı. Tank sürücüsü ellerinde çantalarıyla duran bu adamı ezmedi ancak kısa bir süre sonra meydan kanla doldu. Fotoğraf, Çinlilere hala bir umut olduğunu gösterdi. Buna rağmen Çin, hala komünist bir rejim tarafından kontrol ediliyor.
6. Marlborough Sokağı Yangını [1975]
|
Fotoğrafçı: Stanley J. Forman |
22 Temmuz 1975 tarihinde, Boston Herald American gazetesi için çalışan fotoğrafçı Stanley J. Forman, polis telsizinden "Marlborough Sokağı'nda yangın var!" acil mesajını aldığında çalışıyordu. Hemen itfaiye aracına tırmandı. Forman, genç bir kız ona Diana Bryant ve daha küçük bir kız olan Tiare Jones'un çaresizce düşüşlerinin fotoğrafını çekti. Diana Bryant olay yerinde ölmüştü. Genç kız yaşıyordu. Kahramanca bir çaba olmasına rağmen onları kurtarmaya çalışan itfaiye memuru birkaç saniye uzaklıktaydı.
Fotoğraf, trajik olay kategorisinde Pulitzer Ödülü kazandı.
7. Japon Sosyalist Inejiro Asanuma Suikasti [1960]
|
Fotoğrafçı: Yasushi Nagao |
Japon Sosyalist Parti lideri Asanuma, sağcı bir öğrenci tarafından öldürülmeden saniyeler önce çekilmiş bir fotoğraf. Fotoğrafçı Yasushi Nagao, sadece doğru yerde doğru zamanda olduğunu söylemiştir. O, bu fotoğrafla birlikte Pulitzer Ödülü'nü de almıştır.
8. Omayra Sanchez [1985]
|
Fotoğrafçı: Frank Fournier |
Omayra Sanchez Nevado del Ruiz (Kolombiya), 12 Kasım 1985 tarihinde yanardağ patlamasının 25000 kurbanından biri oldu. 13 yaşındaki kız su ve beton arasındad 3 gün boyunca sıkışıp kalmıştı. Fotoğraf o ölmeden kısa bir süre önce çekilmişti; fotoğraf yayımlanınca, fotoğrafçının çalışmaları sırasında Kolombiya hükümetinin eylemsizliği dünya çapında tartışmalara neden oldu.
9. Albert Einstein [1951]
|
Fotoğraf: Arthur Sasse |
Muhtemelen tüm zamanların en tanınmış kişilerinden birisi, hatta muhtemelen kelimesini kullanmaya gerek dahi yok. Görelilik Teorisi'ni ortaya attı ve bir deha olarak kabul edildi.
Bir insan olarak ise sempatikliğini bu fotoğrafta görebiliyoruz.
10. Oka Krizi Sırasında Yüz Yüze [1990]
|
Fotoğrafçı: Shaney Komulainen |
Bu, muhtemelen Kanada'nın en ünlü fotoğrafı. Oka Krizi Moohawk halkı ilse Quebec Eyaleti'nin Oka şehri arasında 11 Mart 1990 yılında başlayan ve 26 Eylül 1990 yılına kadar süren bir arazı anlaşmazlığıdır. Bu kriz 3 ölümle sonuçlandı ve yerliler ile Kanada hükümeti arasında yaşanacak şiddetli çatışma dizisinin başlangıcı olacaktı.
***
11. Saigon Emniyet Müdürü Tarafından Bir Vietcong Cinayeti [1968]
|
Fotoğrafçı: Eddie Adams |
AP foto muhabiri Eddie Adams bir zamanlar, "Fotoğraflar hala dünyadaki en güçlü silahlardır." diye yazmıştı. Adams için muhteşem bir alıntı çünkü onun 1968 yılında bir polis memurunun, elleri arkadan bağlı olan bir mahkumun kafasına kısa mesafeden yaptığı atış, ona sadece 1969 yılında Pulitzer Ödülü'nü kazandırmakla kalmadı, aynı zamanda Amerikalıların Vietnam Savaşı ile tutumlarının değişmesine de yol açtı.
Fotoğrafın bütün politik etkisine rağmen durum, göründüğü gibi değildi. Adams'ın fotoğrafı, sadece bir "İntikam Ekibinin" kaptanının vurulmasını ortaya koymuyor, aynı gün içinde onlarca silahsız sivilin idamını gösteriyordu. Ne olursa olsun, bu fotoğraf savaşın vahşetinin bir simgesi haline geldi. Ve aynı zamanda tetiği çeken memurun -General Nguyen Ngoc Loan- kötü bir üne sahip olmasına neden oldu.
Fotooğraf Loan'ın hayatının geri kalanı için tam bir baş belası olur. Savaşın ardından, nereye gitse dışlandı. Avustralya VA hastanesi onu tedavi etmeyi reddettikten sonra, başarısız da olsa, onu sınır dışı etmek isteyen bir kampanyayla karşı karşıya kalacağı Birleşik Devletler'e transfer oldu. Sonunda Virginia'ya yerleşti ve bir lokanta açtı ancak geçmişi onun peşini bir türlü bırakmadı ve lokantayı kapatmak zorunda kaldı. Vandallar onun duvarına "Biz senin kim olduğunuzu biliyoruz!" yazılarını yazdı ve işlerini engellediler.
Adams Loan'ın başına gelenlerden dolayı çok mutsuz olduğunu ve özür dilemek istediğini söyledi. "General Vietkong'u öldürdü, ben de kameramla generali öldürdüm."
***
© :
http://www.worldsfamousphotos.com
Etiketler:
fotograf
|
Bu yazıları da okumak isteyebilirsiniz...
Yorum Gönder
Makalemizle ilgili düşüncelerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Yorum yapmak için kayıt olmanız gerekmemektedir.