Hemen deneyebileceğiniz 5 hızlı egzersizi size sunuyorum. Bu sayede yeni kameranızı daha iyi bir şekilde anlayabileceksiniz.
Eğer bahsettiğim denemeleri yapar ancak başarısız olursanız yazımın alt kısmında yer alan cevaplara göz atabilirsiniz. Denemeden cevaplara bakmayın! Kendi kendinize doğru sonuca ulaşmak zorundasınız. Eğer deneme yaparak doğru sonuca ulaşabilirseniz en etkili bir şekilde öğrenmeyi gerçekleştirmiş olabileceksiniz.
Aşağıdaki egzersizleri bir perdesi (aynasız kameralar da olabilir), değiştirilebilir bir diyaframı ve ayarlanabilir bir ISO ayarı olan kameralar ile deneyin. Eğer Program Modu, Diyafram Öncelikli Mod, Enstantane Öncelikli Mod ya da Manuel Mod varsa sizin yararınıza olacaktır. Bu özelliklerin kameranızda bulunup bulunmadığını öğrenmek için kullanım kılavuzuna bakın.
1. Diyaframı Kullanarak Alan Derinliğini Değiştirin
Kameranızın diyaframı hakkında bazı küçük ipuçlarını bloğumuzdaki bir diğer yazıdan öğrenebilirsiniz: Alan Derinliğini Kontrol Etmenin Üç Yolu. Eğer bu yazıyı daha önce okumadıysanız, şimdi okuyabilirsiniz.
İlk egzersizimiz oldukça kolay. Kameranın üstüne bir sıra halinde dizilmiş üç farklı nesne koymanızı istiyorum. Bu nesnelerin kameramızın kolayca odaklanabileceği (bol çizgiler ya da karşıtlıklar içeren) nesneler olmasına özen gösterin. Eğer ihtiyaç duyarsanız çocuklarınızın oyuncaklarını kullanabilirsiniz, bunlar oldukça kullanışlıdır.
Bu egzersiz esnasında kamera hareket etmeyecektir, bu nedenle kamerayı masanın üzerinde sabit bir noktada bırakın. Yaklaşık yarım metre uzağa, kameranızın tam karşısına gelecek şekilde birinci nesneyi bırakın. İkinci ve üçüncü nesneyi her birinin arasında çeyrek metre aralık olacak şekilde yerleştirin. Şu şekilde görünmelidir:
Nesnelerin hepsinin görülebilir olması amacı ile her bir nesneyi yanlara doğru yerleştirebilirsiniz.
Diyarfam Öncelikli Modu seçin. Bunu nasıl yapabileceğinizi öğrenmek için kameranızın kullanım kılavuzuna bir göz atabilirsiniz. Genellikle kameranızın üzerinde yer alan bir kadran üzerinde A ya da Av harfleri ile gösterilmektedir. Ardından ISO değerini otomatik olarak ayarlayın ve kameranızın merkez odaklama noktasını kullanarak odaklama yapın. Bu işlemi nasıl yapabileceğinizi öğrenmek için kameranızın kullanım kılavuzuna tekrar bakmanız gerekebilir.
İlk yerleştirdiğiniz nesneye odaklayın (böylece aktif odak noktanız bu nesnenin üzerinde olacaktır), böylece kameranız o noktaya odaklanacaktır. Lensinizin ulaşabileceği en geniş diyafram açıklığını (en küçük f-stop değeri) seçin; bu değer f/1.8 ya da f/3.5 gibi bir değer olabilir. Bir zoom lens kullanıyorsanız 40 - 60 mm arasında bir odak uzaklığı seçin.
Şimdi fotoğrafı çekebilirsiniz. Kameranızı hareket ettirmeden diyafram değerini f/8 olarak seçin ve yeniden fotoğraf çekin. Sonra ulaşabileceğiniz en dar (en büyük f-stop değeri) değerini seçin; bu f/22 ya da daha yüksek bir değerde olabilir. Üçüncü fotoğrafı çekin.
Sonra, ikinci nesneye odaklanın, kameranızdan baktığınızda bu nesneyi keskin bir şekilde gördüğünüz zaman odaklandığınızı anlayabilirsiniz, ve yukarıdaki üç işlemi tekrar ederek; önce geniş diyafram (f/3.5), sonra orta değerde bir diyafram (f/8) ve dar bir diyafram (f/22) ile üç farklı fotoğraf çekin.
Son olarak üçüncü nesneye odaklanın ve üç işlemi aynı şekilde tekrar edin.
Şimdi elinizde dokuz farklı fotoğraf olmalı; üç farklı nesnenin üç farklı diyafram değeri kullanılarak çekilmiş üçer fotoğrafı.
Kameranızın üzerindeki diyafram alan derinliğini kontrol eder. Diyafram değerini (f-stop değeri) yükselttikçe nelerin değiştiğini fark ettiniz? Odakta daha çok mu yoksa daha az mı nesne görülebilir oldu? Aynı diyafram değerleri ile daha uzaktaki bir nesneye odaklandığınızda, yakındaki nesne ile ilgili neyi fark ettiniz? Odakta daha çok mu yoksa daha az mı nesne vardı?
EK DENEYİM: Yukarıdaki deneyi lensinizin ulaşabileceği en geniş odak uzaklığını (18 mm gibi) kullanarak tekrar yapın. Aradaki farklar nelerdi?
2. Hatalı Pozlama Durumunda Pozlama Telafisini Kullanmak
Bunu öğrenmek sizi hayal kırıklığına uğratabilir ancak yeni bir kamera aldığınızda şunu bilmelisiniz ki kameranızın otomatik pozlama ayarları ile çekim yaptığınızda sık sık hatalı ölçümler elde edersiniz. Bunu söylediğim için üzgünüm fakat bu, böyle. Kameranız bir insan değildir, sınırları vardır, fakat siz bunun üstesinden gelebilirsiniz.
Bu deneyimiz için iki farklı nesne seçmelisiniz. Birisinin tam anlamıyla beyaz ve diğerinin tam anlamıyla siyah olması gerekir. İki nesneyi yan yana getirin. Ben bu deneyi yapmak için bir siyah iPad kapağı ve beyaz bir havlu seçtim.
Kameranızı Diyafram Öncelikli Moda ayarlayın ve kameranızın size izin verdiği en geniş diyafram değerini (f/1.8 ya da f/3.5 gibi) seçin. ISO'yu 400 olarak ayarlayın ve otomatik netleme özelliğini aktifleştirin. Kameranızın ölçüm noktasını Noktasal ya da Merkez Ağırlıklı Ölçüm olarak ayarlayın, bunu nasıl yapabileceğinizi öğrenmek için kameranızın kullanım kılavuzuna bakabilirsiniz. Bu ölçüm modlarını seçtiğinizde kameranızın gördüğü alanın ortasında küçük bir çember çevresince ışık ölçümü yapılacaktır.
Kameranızı bir noktada sabit tutun, böylece ileri ya da geriye hareket etmeyecektir; kameranızın ölçüm noktasını siyah nesneye yöneltin, böylece kameranız ışık ölçümünü bu noktadan yapacaktır. Eğer Merkez Ağırlıklı Ölçüm yapıyorsanız, siyah nesne ile kameranızın merkezini doldurun. Fotoğraf çekin.
Şimdi kameranızın üzerinde yer alan poz cetvelini (pozlama telafisini) bulun. Şu şekilde görünür:
Cetvel üzerinde yer alan değeri bir derece düşürerek az pozlama olarak ayarlayın. Bu bazı kameralarda "-1" şeklide bazı kameralarda onay kutucuğu olan bir cetvel şeklinde olabilir. O noktaya kadar gelerek seçiminizi yapın. Siyah nesnenin bir başka fotoğrafını çekin.
Kameranızın pozlama telafisini sıfır çekin, beyaz nesneye odaklayın ve fotoğraf çekin. Daha sonra pozlama telafisini "+1" değerine çekin ve yeni bir fotoğraf çekin.
Şimdi elinizde dört adet fotoğraf bulunmaktadır. Siyah nesnenin iki fotoğrafına bakın, hangi fotoğraf gerçek renklerine daha yakın görünüyor? Beyaz nesne hakkında ne düşünüyorsunuz?
3. ISO Testi
Modern kameraların çok geniş bir aralıkta ISO ayarı seçenegi bulunmaktadır, yine de bazı sınırları vardır. Karanlık bir odada ISO'yu 6.400'e çekip muhteşem bir görüntü elde edeceğini düşünmeyin sakın. Bu deney ile ISO'yu değiştirdiğinizde neler olacağını ve kameranızın sınırlarını öğrenebileceksiniz.
Masanızın ucuna birkaç nesne koyun ve diğer ucuna da kameranızı yerleştirin. Masanızın üzerindeki nesneleri lensinizle yaklaştırın ve vizörden baktığınızda sadece nesnelerin kadrajda olduğundan emin olun. Bu nesnelerin bazıları beyaz ve siyah nesneler diğerleri de farklı renkte olsun. Odada yeteri kadar ışık kaynağı olduğundan emin olun, ki böylece flaşa ihtiyaç duymayasınız.
Diyafram Öncelikli Modu seçin ve diyafram değerini f/5.6 olarak ayarlayın. ISO değerini 100 yapın ve fotoğraf çekin. Kameranızı çok fazla hareket ettirmeden ISO 200 değerini seçin ve bir başka fotoğraf çekin. Daha sonra ISO değerini her bir çekimde, önceki seçimdekinin iki katı olacak şekilde (400 - 800 - 1600 vs.) ISO seçenekleriniz bitene kadar çekimler yapın.
Tercihen bilgisayarda, çektiğiniz bütün fotoğrafları olabildiğince yakınlaştırarak inceleyiniz. Özellikle koyu alanları yakınlaştırarak inceleyiniz.
Düşük ISO ile yüksek ISO kullanarak yapılan çekimler arasında nelerin fark ettiğini görüyorsunuz? Siyah alanlar ile beyaz alanları karşılaştırdığınızda arada büyük fark görüyor musunuz?
Neler olup bittiği ile ilgili ipucu gerekiyorsa, Fotoğrafçılıkta ISO Ayarları Kullanma İpuçları adlı yazıyı okuyabilirsiniz.
4. Düşük Perde Hızı Kullanarak Bulanıklık Elde Etmek
Bu hızlı ve kolaydır. İstekli bir yardımcı ya da şehir içinde hareket eden arabaları kullanabilirsiniz. Bu deneyimizde bir yandan diğer yana (önden arkaya değil) belirli bir hızla hareket eden bir nesneye ihtiyaç duyacaksınız.
Kameranızı bir yere sabitleyin; bir üçayak, masa, arabanın tavanı vb. olabilir. Kameranızı hareket eden nesneye doğru çevirin. Kameranızın kadranını Enstantane Öncelikli Moda çevirin (S ya da Tv), ISO'yu 100 olarak seçin ve perde hızınızı 1/500 olacak şekilde ayarlayın.
Önünüzden hızlı bir şekilde geçen nesnenin bir fotoğrafını çekin. Perde hızınızı 1/60 olacak şekilde ayarlayıp hareket eden nesnenizin yeni bir fotoğrafını çekin.
Son olarak perde hızını 1/8 olarak seçin ve bir başka fotoğraf çekin. Üç fotoğraf arasında nelerin değiştiğini fark ettiniz mi?
EK DENEY: Perde hızınızı 1/8 olarak seçtiğinizde, hareket eden nesneniz ile aynı hızda siz de hareket ederseniz ne olur?
5. Beyaz Dengesi İyi Bir Renk İçin Önemlidir
RAW formatı dışında, özellikle JPEG formatında çekimler yapıyorsanız Beyaz Dengesi çok önemli bir konudur. Kameranız genellikle doğru Beyaz Dengesini seçme konusunda başarılıdır ancak yine de bu ayarı nasıl kullanacağınızı bilmek, bazı zorlayıcı koşullarda bununla baş edebilmeniz açısından önemlidir.
Bu deneyi yapabilmek için üç farklı ışık kaynağına ihtiyacınız olacak. Eğer deney yapacağınız yerde bu üç kaynağı aynı anda bulamazsanız etrafı gezmenizde bir sakınca yoktur. Ayrıca, doğru odaklama yapabilmek için bir beyaz kağıda ihtiyacınız olacaktır.
Kameranızı Program Moduna ayarlayın. Bu, diyafram, perde hızı ve ISO değerini otomatik olarak seçme imkanı vermekle birlikte Beyaz Dengesi ayarını değiştirme imkanını verecektir. Yine, kameranızda bu ayarın nasıl değiştirileceğini öğrenebilmek için kameranızın kullanım kılavuzuna bakmanız gerekebilir.
İlk olarak, gün ışığı ile aydınlatılmış bir sahne bulun. Kameranızı Beyaz Dengesi ayarını Gün Işığı olacak şekilde ayarlayın. Yukarıdaki görüntüde, bunu küçük bir güneş şeklinde görebilirsiniz. Gün ışığı beyaz kağıdınıza vuracak şekilde bir fotoğraf çekin. Bulutlu bir günde de çekim yapıyorsanız, yine de işinizi görebilecektir.
Çok fazla hareket etmeden Beyaz Dengesi ayarını Flüoresan ya da Tungsten olarak seçin. Daha önce yaptığını gibi yeniden fotoğraf çekin. Son olarak Gölge ayarı ile bir fotoğraf daha çekin.
Şimdi, flüoresan lamba ile aydınlatılmış bir alana geçin. Kağıdı lambadan ışık alacak bir şekilde tutun.
Daha önceki çekimlerinizde olduğu gibi gün ışığı, flüoresan ve gölde ayarları ile üç çekim yapın.
Farklı Beyaz Dengesi ayarları kullanılarak yapılan çekimlerde beyaz kağıtta ne gibi değişiklikler meydana geldi? Kağıdın rengi değişti, değil mi? Gölge ayarını seçtiğinizde kağıt sarıya mı yoksa maviye mi daha yakın bir renk aldı? Bunun nasıl çalıştığını anladıktan sonra bunu fotoğraflarınızda nasıl kullanacağınızı düşünebilirsiniz.
Cevaplar ve Faydalı İpuçları
Şimdi, her bir deneyimi gerçekleştirdiğinize göre her bir egzersiz sırasında neler olduğuna açıklık getireyim.
1. İlk egzersiz sırasında diyafram değeri arttıkça daha fazla alan derinliği (odakta daha fazla nesne) elde etmiş olmalısınız. Kamera nesnelerden uzaklaştıkça, diyafram değeri büyüdükçe alan derinliği de artmaktadır. Küçük bir test sonucunda aradaki değişiklikleri görmek zor olabilir, yine de şu yazıda bu konu ile ilgili daha fazla bilgi bulabilirsiniz: Fotoğrafçılıkta Alan Derinliği Nedir?
2. Kameranız ortamda %18 gri varmış gibi bir otomatik ayar ile çalışmaktadır. Bu, siyah nesnelerin bir miktar gri şekilde görüneceği anlamına gelmektedir. Beyaz için de aynı şey geçerlidir. Eğer gri bir nesnenin fotoğrafını çekiyorsanız sıkıntı yok. Aksi takdirde, nesnelerin daha beyaz görüntülenmesini sağlaması için kameranıza aşırı pozlama yapması (+1), daha siyah görüntülenmesini sağlamak için az pozlaması (-1) komutunu vermeniz gerekmektedir. Konu ile ilgili videomuzun izleyebilirsiniz: Poz Telafisi.
3. ISO değerini arttırdığınızda gren (noise - gürültü) de artacaktır. Gren genellikle istenen bir şey değildir ve çoğunlukla düşük olması amaçlanmaktadır. Bundan 5 yıl kadar öncesine kadar ISO'yu 800'den yukarı çıkarmanın çok fazla grene neden olacağı söylenirdi. Ancak günümüzde yüksek ISO değerli çekimler yapılabilmektedir. Bazı durumlarda ISO'yu oldukça yüksek sviyelere çıkarabilmek mümkündür, ancak kameranızın kapasitesini bilmeniz yararınıza olacaktır.
4. Perde Hızı yavaşladıkça bulanıklık elde etme şansı artacaktır. Bulanıklık kameranızdan ya da hareket eden nesneden kaynaklanabilir. Bulanıklık her zaman kötü değildir, bazen oldukça etkili bir sonuç verebilir. Ancak ne zaman ve ne kadar kullanacağınızı bilmeniz gerekir. Bu konu hakkında yazılmış yazımızı okuyabilirsiniz: Fotoğrafçılıkta Perde Hızı Nasıl Kullanılır?
5. Ortamda birden fazla ışık kaynağı varsa, Beyaz Dengesi değişken olabilir ve hangi ayarı seçeceğinizi bilmek bu konuda size oldukça yardımcı olabilir. Düşük sıcaklık değerine sahip (flüoresan vb.) Beyaz Dengesi ayarı daha sarı/yeşil tonlar verecekken daha bulutlu/gölgeli ayarları daha mavimsi bir ton verecektir. Eğer fotoğraflarınızdaki mavimsi ya da sarımsı tonlardan kurtulmak istiyorsanız Beyaz Dengesi ayarınızı doğru bir şekilde seçmelisiniz.
Fotoğrafçılığın en güzel yanı sürekli tekrarlanabilir olmasıdır. Bir şeyi bir şekilde yaparsanız, olur - ve tekrar bir şeyi bir şekilde yaparsanız, yeniden olur. Değişkenleri kontrol altında tutabilir ve yeni denemeler yaparsanız harika bir sanat formuna geçiş yapabilirsiniz. Her bir egzersizimizde sadece bir değişkeni kontrol etmeye çalıştığımızı fark etmiş olabilirsiniz, bu amacımıza hizmet etmekteydi.
Dışarı çıkın ve yeni şeyler deneyin. Daha fazla çekim yaptığınızda daha yeni eşyler öğrendiğinizi fark edeceksiniz.
Yorum Gönder
Makalemizle ilgili düşüncelerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Yorum yapmak için kayıt olmanız gerekmemektedir.