Son Yazılar

13 Şubat 2016 Cumartesi

50mm Lens Neden En İyi Arkadaşınız Olmalıdır


Daha önce belki de "Nifty Fifty" diye bir tabir ile sıklıkla karşılaşmışsınızdır. Yoki eğer daha önce böyle bir şeyi hiç duymadıysanız, "Nifty Fifty", Canon 50mm f/1.8 lens için sıklıkla kullanılan bir tabirdir. Ben bu yazıda, 50mm'lik herhangi bir lens hakkında bilgiler vereceğim.



Fotoğraf: Darlene Hildebrandt

Yeni bir lens satın alacaksanız, en iyi seçenek nedir?

Birçok fotoğrafçılık öğrencisi kameralarındaki kit lensten sonra almalarının gerekli olduğu lensin ne olduğunu sıklıkla sorar. Bu soruya da neredeyse her zaman 50mm'lik prime lensler önerilerek cevap verilir. Bunun nedenlerine bakalım...

Fotoğraf: Darlene Hildebrandt




Bu lensin çantamızda bulunmasını gerekli kılan nedenler

Fotoğraf: Darlene Hildebrandt
  • Düşük ışık koşullarında gerçekten etkilidir - özellikle f/1.8 gibi bir diyafram değeri sunan bu lensler, kameranızdaki genellikle f/5.6'lık bir değer veren kit lenslerinize oranla, kameranızda 3 stopluk (ya da 8 derecelik [2x2x2]) daha fazla bir ışık ulaşmasına olanak tanıyacaktır. Bu, daha hızlı bir perde hızı kullanmanıza olanak sağlayacak, kameranızın sarsılmasını önleyebilecek; bir diğer açıdan daha düşük bir ISO kullanmanıza imkan tanıyacak ve böylelikle yüksek ISO kullanımına bağlı olarak meydana gelebilecek grenlerden (noise) kurtulmanızı sağlayacaktır.
  • Büyük değer, düşük maliyet - En yaygın kamera markalarının lenslerinin bile 100 - 200 dolar gibi bir aralıkta satılıyor olması bu lensleri iyi bir ilk lens yatırımı haline getirmektedir.
  • Hafif - 100 ile 200 gram arasında değişen ağırlığı ile (hafiften ağıra doğru - Pentax, Canon, Nikon, Sony) bu lensi evde bırakmanızı gerektirecek hiçbir neden yoktur. Bu, kocaman bir sırt çantasını taşımak istemediğiniz yerlere bile küçücük bir lens olan 50mm'lik lensinizi götürebileceğiniz anlamına gelmektedir. Hiçbir bahaneye gerek yok!
  • Bokeh dostu - Prime lensler çoğu zumm lenslerden daha fazla bokeh üretirler, özellikle f/1.8 gibi bir diyafram değeri ile son derece etkileyici bokehler üretebilirsiniz. Arka planda yer alan parlak ışıklar bu lens ile birleşince inanılmaz sonuçlar ortaya çıkaracaktır.
  • Süper keskinlik - Prime ya da sabit odak uzaklığı olan lensler genellikle, üretim aşamasında daha az hareket eden parça içerdiği için zum lenslerden daha keskin görüntüler vermektedir. Ayrıca, yukarıda da belirttiğim gibi, daha geniş bir diyafram değeri daha düşük ISO ve daha hızlı bir perde hızına izin vereceği için fotoğraflarınızdaki keskinlik büyük ölçüde artacaktır. Bir hareketi dondurmak ya da kamera titreşimini azaltmak için hızlı bir perde hızı kullanmak hem daha net görüntüler elde etmenizi hem de daha az gren (noise) oluşmasını sağlayacaktır.
  • Çok yönlüdür- 50mm lensler harika sokak çekimleri yapmanıza izin verir, çok uzun değildir, çok geniş değildir. Bir crop APS-C sensöre sahip bir kamera üzerinde (full frame olmayan kameralar) ayrıca harika bir portre lensi olacaktır. Modelinizin yüzünde meydana gelebilecek bozulmaları ortadan kaldıracaktır. Ayrıca modelinizden çok uzakta durmanıza da gerek kalmayacaktır.
  • Seyahat için harikadır - Hafif ve hızlı (geniş diyafram değerinden dolayı) bir lens olduğu için 50mm'lik bir lens, vazgeçilmezleriniz arasında yer almalıdır. Ben genellikle yanımda bir geniş açılı zum lens (17-35mm) ve iyi bir uzun zum lens (70-200mm) taşırım ancak "Nifty Fifty" lensimi asla unutmam. Bu odak uzaklığını kapsayan birden fazla lensiniz de olsa (18-55 mm ve 55-200mm gibi) 50mm f/1.8 lens diğer lenslerin diyafram kısıtlamaları nedeni ile erişemeyeceği sonuçlara sizi ulaştıracaktır. Ayrıca, son derece hafif olması nedeni ile çantanızda olduğunu unutabilirsiniz de.
  • Daha iyi bir fotoğrafçı olmanıza yardımcı olur - Evet, nasıl mı? Yaşadığım eski güzel günleri hatırladığımda kolaylık olsun diye zum lensler kullanırken nasıl olup da sabit odak uzaklığı kullanan ya da prime lens kullanımına geçtiğimi düşünürüm. Zum lensler kullanırken özellikle spor ya da düğün fotoğrafları çekimlerinde kolaylıklar yaşadığımı fark etmiştim. Yine de bu lensler kendimi tembelliğe itiyor diye düşünmeye başlamıştım. İstediğimiz fotoğrafı elde edebilmek adına iki adım yürümek yerine zum yapmayı tercih ederdim. Peki ama zum yapmak yerine iki adım yakınlaştığımda elde edeceğim görüntü daha iyi sonuçlar verecekse ne yapmalıydım? Eğer ayaklarım yere kök saldıysa bunu bilemezdim bu nedenle neyi çekeceksem etrafında gezer ve farklı açılar arardım. İnanıyorum ki bir prime lens, deklanşöre basmadan önce kompozisyon hakkında daha fazla düşünmenize neden olacaktır, bu sayede sonuç olarak daha iyi fotoğraflar çekebileceksiniz. 

Özet ve Eylem Planı

Her zaman çantanızda 50mm'lik bir lens bulundurmanızı tavsiye ederim. İmkanınız varsa f/1.4 hatta daha ileri gidip bir f/1.2 lens satın alabilirsiniz bile. Ancak bu lensler biraz pahalı olacaktır, biraz da ağır. Eğer 50mm'lik bir lens alacaksanız, aklınızda bulunsun.

Artık dışarı çıkabilir ve prime lenslerin ne olduğunu ve neler başarabildiğini görebilirsiniz. Ben, elimdeki 85mm f/1.8 lensi harika portreler çekebildiğim için seviyorum (full frame kamera kullandığım için crop sensör kamerada 50mm lens aynı sonucu verecektir.) Eğer makro fotoğraflar çekmek istiyorsanız 60mm ya da 100mm lensler işinize yarayacaktır. 

Son olarak, Nifty Fifty lens ile çektiğiniz görüntüleri bana gönderin. 500'lin lensinizle neler yapabildiğinizi bizimle paylaşın.


Yorum Gönder

Makalemizle ilgili düşüncelerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Yorum yapmak için kayıt olmanız gerekmemektedir.

 
Copyright © 2010 - 2021 Profesyonel Fotoğrafçılık . Tasarım: OddThemes - Yayımcı: Gooyaabi Templates - Kullanım Koşulları
DMCA.com Protection Status