Fotoğraf: Nick Ulivieri |
Giriş
Bu makaleye, iyi fotoğraf çekmenin, çekimini yapacağınız nesneyi iyi bilmekten geçtiğini söyleyerek giriş yapmak istiyorum. Samaanyolu'nun fotoğrafını çekmekte de durum aynıdır. Bilim ve astronomiye son derece meraklıyımdır, bu nedenle Samanyolu'nun görülebilir olduğunu ilk fark ettiğimde, bu anı bildiğimi düşündüğüm şeyleri yeniden öğrenmek ve bilmediğim şeyleri öğrenmek için bir başlangıç noktası olarak belirledim.
Fotoğrafların nasıl çekileceğini öğrenmeden önce, Samanyolu hakkında birçok bilgi edindim ve Samanyolu'nun nasıl görülebileceği ile ilgili araştırmalar yaptım. Elbette, kendi kendinize de olsanız, araştırmalar yapmanızı tavsiye ediyorum. Samanyolu, izlenmesi son derece etkileyici bir şeydir, ancak neye baktığınızı ve baktığınız şeyin bütün boyutlarının farkına vardığınızda çok daha büyüleyici bir manzara ile karşı karşıya kaldığınızı göreceksiniz.
Samanyolu Nedir?
Basitçe söylemek gerekirse, bir galaksi tozlar, gazlar, yıldız kalıntıları ve diğer gök cisimlerinden oluşan büyük bir alandır. Samanyolu ise, bu galaksilerden birisidir ve bize ev sahipliği yapar. Galaktik çevremiz, Samanyolu Galaksi'sinin merkezinin 2/3 oranında dışında, galaksimize sarmal bir şekil veren kollardan Orion-Cygnus Kolunun içinde yer almaktadır.
Samanyolu, 100,000 ışık yılı genişliğinde, devasa büyüklüktedir. Bu genişlik, dehşet vericidir! Somutlaştırmak gerekirse, ışık bir yılda yaklaşık 9,000,000,000,000 kilometre yol kat eder. Bir yılda 9 trilyon kilometre. Bu sayıyı 100,000 ile çarparak ulaşmamız gereken sonucu hesap makinelerinin ekranları ile ölçemiyoruz. Neyse ki Google var da sonuca erişebiliyoruz. Samanyolu 900,000,000,000,000,000 kilometre genişliğindedir. Muhteşem.
Son tahminlere göre Samanyolu 200 ila 400 milyar arasında yıldız barındırmaktadır... sorduğunuz astronoma göre cevap değişebilir. Işık kirliliğinin en az olduğu, en açık havalarda bile görebileceğimiz alan çok küçüktür. Ayrıca, gördüğünüz zaman da çok eskidir. Son tahminlere göre galaksimiz 13.2 milyar yaşındadır.
Bu arada, bilim adamları evrende 170 milyar galaksi olabileceğini düşünmektedirler. Biz, mavi yeşil görünümlü küçük gezegenimiz, Dünya'da oturuyorken, çevremizdeki her şey genişliyor, genişliyor... Çılgınca, değil mi?
Teknik olarak, Samanyolu'nu, içinde yaşadığımız süre boyunca görebilmeniz mümkün, fakat Samanyolu'nun fotoğrafını çekmek hakkında konuşmak gerektiğinde, galaktik düzlemi; beyaz, ipeksi, güney doğrultuda uzanan bandı tanımlıyoruz. Daha önce de söylediğim gibi, Samanyolu sarmal şekildedir ve galaksi içinde yer aldığımız konumdan dolayı, galaktik düzlem başımızın üzerine gelecek bir şekilde görünmektedir. Bir frizbinin kenarından bakıyormuşsunuz gibi. Diskin kenarından bakarken gördüğünüz beyaz bant, yoğunlaşmış yıldızlara, gazlara, nebulalara, tozlara Samanyolu diyoruz.
Evet, Samanyolu'nun ne olduğunu biliyoruz, öyleyse onun fotoğrafını en iyi nasıl çekebiliriz?
1. Karanlık bir yer bulun: İlk önce, en açık cevap, kapkaranlık bir yer bulmaktır. İnsanlar hızla çoğaldığı için ışık kirliliği de aynı oranda hızla artmaktadır. Şehirlere yakın yerlerde, insan yapımı yapılardan kaynaklanan ışıklar gökyüzünde bir tabaka oluşturur ve Samanyolu'nun en önemli özelliklerini görülmez hale getirir. Işık kirliliğine dair bir fikir edinmek, daha da önemlisi, nerede karanlık alanlar bulabileceğiniz ile ilgili olarak bir fikir edinmek istiyorsanız, ışık kirliliği haritasına bakabilirsiniz (Yeşil iyi, mavi daha iyi, hiçbir şey en iyi).
Bu konuda, Ay da çok önemli rol oynamaktadır. Nerede olursanız olun, bulunduğunuz yer ne kadar karanlık olursa olsun, parlak bir Ay, Güneş'ten gelen ışıkları yansıtacak ve karanlık bir gökyüzü elde etmenizi engelleyecektir. Ayın evreleri ile ilgili olarak göz atabileceğiniz bir bağlantı için burayı tıklayabilirsiniz. Hilalin göründüğü günler (Ay gece ya da gündüz görünebilir değildir) Samanyolu izlemek için en iyi zamanlardandır. Dediğim gibi, her zaman Samanyolu'nun fotoğrafını çekebilirsiniz, fakat Dolunaydan hemen sonraki günler çekim için en ideal zamanlardandır. Tercihinize göre, Ay doğmadan hemen önce ya da battıktan hemen sonra çekim yapabilirsiniz.
2. Yılın hangi bölümünde olduğunuz önemli: Gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz bütün yıldızlar her zaman aynı konumdadır. Ancak Dünyamızın konumu değişmektedir. Gezegenimiz kendi çevresinde dönmekte, aynı zamanda Güneş'in çevresinde yoluna devam etmektedir. Bu nedenle, yıldızlar kış aylarında, yaz aylarında göründüğünden çok farklı görünmektedir. Dediğim gibi, Samanyolu her zaman gürünmektedir ancak en önemli özelliği olan galaktik düzlemi, özellikle galaktik çekirdeği (yukarıdaki fotoğrafta da gösterdiğim şekil) elde edebilmek için Kuzey Yarım Kürede Mayıs ayından Eylül ayına kadar bir zamanda çekim yapılmalıdır.
Bir iPhone ya da iPad sahibi iseniz, iPhone için üretilmiş olan "Planets" adlı programı kullanabilir ve Samanyolu'nun gökyüzünde hangi konumda bulunacağını öğrenebilirsiniz. İlk olarak, bu program ücretsizdir. İkinci olarak, konumunuzu girdikten sonra yılın hangi gününde olduğunuzu ve saati seçebilir ve Samanyolu'nun nerede olduğunu ve nasıl göründüğünü görebilirsiniz. Bulunduğunuz konuma göre en iyi Samanyolu fotoğrafını ne zaman, nasıl ve hangi açı ile çekebileceğiniz konusunda size yardımcı olacak çok kaliteli bir programdır. Sahaya çıktığınızda da faydasını göreceğiniz bir programdır.
3. Hava durumuna göz atın: Samanyolu'nu izliyorsanız havanın durumu da son derece önemli rol oynayabilmektedir. Özellikle bulutlar ve fırtınalı havalarda gökyüzünü izleyebilmek son derece zor olacaktır. Yüksek nemli / puslu havaların olduğu yaz ayları da galaktik düzlemi izleyebilmenizi zorlaştıracaktır. Ağustos ayının sonu ile Eylül ayının başları çekim için en ideal zamanlardandır, çünkü bu zamanlarda gece vakitlerinde havadaki nem azalmaya başlayacaktır. Ancak bu zamanlarda galaktik çekirdek ufuk çizgisine yaklaşmaya başlayacak ve kış yaklaştıkça, ufuk çizgisinin altına düşecektir.
Samanyolu'nu Nerede ve Ne Zaman Görebiliriz?
Teknik olarak, Samanyolu'nu, içinde yaşadığımız süre boyunca görebilmeniz mümkün, fakat Samanyolu'nun fotoğrafını çekmek hakkında konuşmak gerektiğinde, galaktik düzlemi; beyaz, ipeksi, güney doğrultuda uzanan bandı tanımlıyoruz. Daha önce de söylediğim gibi, Samanyolu sarmal şekildedir ve galaksi içinde yer aldığımız konumdan dolayı, galaktik düzlem başımızın üzerine gelecek bir şekilde görünmektedir. Bir frizbinin kenarından bakıyormuşsunuz gibi. Diskin kenarından bakarken gördüğünüz beyaz bant, yoğunlaşmış yıldızlara, gazlara, nebulalara, tozlara Samanyolu diyoruz.
Evet, Samanyolu'nun ne olduğunu biliyoruz, öyleyse onun fotoğrafını en iyi nasıl çekebiliriz?
1. Karanlık bir yer bulun: İlk önce, en açık cevap, kapkaranlık bir yer bulmaktır. İnsanlar hızla çoğaldığı için ışık kirliliği de aynı oranda hızla artmaktadır. Şehirlere yakın yerlerde, insan yapımı yapılardan kaynaklanan ışıklar gökyüzünde bir tabaka oluşturur ve Samanyolu'nun en önemli özelliklerini görülmez hale getirir. Işık kirliliğine dair bir fikir edinmek, daha da önemlisi, nerede karanlık alanlar bulabileceğiniz ile ilgili olarak bir fikir edinmek istiyorsanız, ışık kirliliği haritasına bakabilirsiniz (Yeşil iyi, mavi daha iyi, hiçbir şey en iyi).
Bu konuda, Ay da çok önemli rol oynamaktadır. Nerede olursanız olun, bulunduğunuz yer ne kadar karanlık olursa olsun, parlak bir Ay, Güneş'ten gelen ışıkları yansıtacak ve karanlık bir gökyüzü elde etmenizi engelleyecektir. Ayın evreleri ile ilgili olarak göz atabileceğiniz bir bağlantı için burayı tıklayabilirsiniz. Hilalin göründüğü günler (Ay gece ya da gündüz görünebilir değildir) Samanyolu izlemek için en iyi zamanlardandır. Dediğim gibi, her zaman Samanyolu'nun fotoğrafını çekebilirsiniz, fakat Dolunaydan hemen sonraki günler çekim için en ideal zamanlardandır. Tercihinize göre, Ay doğmadan hemen önce ya da battıktan hemen sonra çekim yapabilirsiniz.
2. Yılın hangi bölümünde olduğunuz önemli: Gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz bütün yıldızlar her zaman aynı konumdadır. Ancak Dünyamızın konumu değişmektedir. Gezegenimiz kendi çevresinde dönmekte, aynı zamanda Güneş'in çevresinde yoluna devam etmektedir. Bu nedenle, yıldızlar kış aylarında, yaz aylarında göründüğünden çok farklı görünmektedir. Dediğim gibi, Samanyolu her zaman gürünmektedir ancak en önemli özelliği olan galaktik düzlemi, özellikle galaktik çekirdeği (yukarıdaki fotoğrafta da gösterdiğim şekil) elde edebilmek için Kuzey Yarım Kürede Mayıs ayından Eylül ayına kadar bir zamanda çekim yapılmalıdır.
Bir iPhone ya da iPad sahibi iseniz, iPhone için üretilmiş olan "Planets" adlı programı kullanabilir ve Samanyolu'nun gökyüzünde hangi konumda bulunacağını öğrenebilirsiniz. İlk olarak, bu program ücretsizdir. İkinci olarak, konumunuzu girdikten sonra yılın hangi gününde olduğunuzu ve saati seçebilir ve Samanyolu'nun nerede olduğunu ve nasıl göründüğünü görebilirsiniz. Bulunduğunuz konuma göre en iyi Samanyolu fotoğrafını ne zaman, nasıl ve hangi açı ile çekebileceğiniz konusunda size yardımcı olacak çok kaliteli bir programdır. Sahaya çıktığınızda da faydasını göreceğiniz bir programdır.
3. Hava durumuna göz atın: Samanyolu'nu izliyorsanız havanın durumu da son derece önemli rol oynayabilmektedir. Özellikle bulutlar ve fırtınalı havalarda gökyüzünü izleyebilmek son derece zor olacaktır. Yüksek nemli / puslu havaların olduğu yaz ayları da galaktik düzlemi izleyebilmenizi zorlaştıracaktır. Ağustos ayının sonu ile Eylül ayının başları çekim için en ideal zamanlardandır, çünkü bu zamanlarda gece vakitlerinde havadaki nem azalmaya başlayacaktır. Ancak bu zamanlarda galaktik çekirdek ufuk çizgisine yaklaşmaya başlayacak ve kış yaklaştıkça, ufuk çizgisinin altına düşecektir.
Samanyolu'nun Fotoğrafı Nasıl Çekilir?
Tamam, artık Samanyolu'nun ne olduğunu, nerede ve ne zaman görüneceğini biliyorsunuz, öyleyse artık çekim sürecine geçebiliriz. Bu makalenin nihai hedefi, yıldızların belirgin bir şekilde görüldüğü hali ile Samanyolu'nun fotoğrafını ve mümkünse yıldız izleri (star trails) ile çok daha etkili çekimler yapabilmeyi öğretmektir.
Ekipmanlar:
- Geniş açılı bir DSLR
- Kesinlikle - bir üçayak (tripod)
- Şart olmasa da - bir uzaktan kumanda
Fotoğraf hakkında: Bu fotoğrafı 24 Temmuzda, Wisconsin'deki Northwoods kasabasında saat 23:07'de çektim. Tam olarak, Minocqua'da. Güneye bakıyordum. Ayın o tarihteki hali son dördünü biraz geçmiş, hilale dönmeye başlamıştı. Fotoğrafı çekerken Ay, henüz doğmamıştı fakat Doğu ufuk çizgisinin birkaç derece altında idi (fotoğrafın sol tarafında). Bu alandaki ışığın oluşturduğu kubbe atmosfere yayılmak üzereydi. Samanyolu'nun hemen altındaki ışık kubbesini ise Rhinelander şehrinin oluşturmaktaydı. Bu fotoğrafta, Samanyolu'nun çekirdeğinde yer alan yıldız kümesi Yay Takımyıldızına aitti. Galaktik çekirdeğin yukarı kısımlarında ise Great Rift takımyıldızı görülmekteydi.
Ayarlarım: RAW formatı, Manuel Mod, 32 saniyelik pozlama, f/3.5 dyafram açıklığı, 10mm odak uzaklığı, ISO 2000 ve sonsuza odaklama.
Ayarların detaylı açıklaması: Motorlu özel ekipmanlar kullanılmadan yapılan uzay fotoğrafçılığı bir DSLR'nin sınırlarını zorlamaktadır. Bu yüzden yukarıdaki ayarları neden ve nasıl kullandığımı detaylı bir şekilde açıklayacağım.
1. Perde Hızı: Örtücüyü 2-3 dakika kadar açık tutmak isterdim, ancak Dünya dönüyor. 2 dakikalık bir çekimde bütün yıldızların yıldız izleri (star trails) şeklinde çıkacaktır. Yıldızları belirgin bir şekilde çekebilmek için perde hızını artırmamız gerekecektir. Yıldızlarda şekil bozul-kluğuna yol açmadan çekim yapmak için kullanılacak bir formül bulunmaktadır. Full frame sensör için bu formül 600/odak uzaklığıdır. Yani, 12mm odak uzaklığı kullanarak çekim yapacaksanız, 50 saniyelik bir çekim (600/12=50) yapabilirsiniz.Ben, crop sensör bir kamera ile çekim yapıyordum. Birkaç deneme çekiminden sonra 10mm odak uzaklığı ile en iyi sonucu 30 - 35 saniyelik çekimlerle elde edebileceğimi fark ettim. Bu sayede, crop sensör kameralarda 300/odak uzaklığı formülünün en iyi sonuçları vereceğini fark ettim.
Elbette, daha uzun pozlamalar yaparak en iyi çekimi yapabilmeyi deneyebilirsiniz. Bu şekilde bir pozlama yapabilmek, 30 saniyeden uzun süreli çekimler yapabilmek için kameranızdaki BULB Modunu kullanmanız gerekecektir. Bunun için de bir uzaktan kumanda kullanmanız gerektiği anlamına gelmektedir. Bu sayede kameraya temas etmemiş olacaksınız. Aslında, bir uzaktan kumandayı sadece BULB, modunda değil, her zaman kullanmanızı tavsiye ediyorum. Eğer bir uzaktan kumandaya sahip değilseniz, otomatik zamanlayıcı özelliğini de kullanabilirsiniz. Bu eylemlerle kameradaki sarsıntı olasılığını en aza indirebilirsiniz. Bu sayede, deklanşöre basmanız sonucu oluşması muhtemel titreşimler en aza inecektir.
2. Diyafram: Gökyüzü karanlık, yeryüzü karanlık, her şey karanlık. Örtücüyü (perde - obtüratör) kısıtlı bir süre boyunca açabilme şansımız olduğu için diyaframı da açmak isteyeceksiniz. Kullandığım lensten dolayı benim erişebileceğim azami diyafram açıklığı f/3.5 idi. Gelecek sefer, f/2.8'lik bir diyaframa sahip lensimi ya da kiralayacağım daha geniş bir diyafram açıklığı olan bir lensi kullanmayı amaçlıyorum. Daha önce de dediğim gibi, yıldız tarlasının güzel bir fotoğrafını çekebilmek amacı ile DSLR'mizin sınırlarını zorladığımız için, daha küçük diyafram açıklıkları kullandığınızda elde edebileceğiniz yüksek keskinlik oranından vazgeçmek zorunda kalacaksınız.
3. Odak uzaklığı: Odak uzaklığı seçimi tercihinize bağlıdır. Tam olarak, elde etmek istediğiniz kompozisyona göre değişebilir. Bildiğiniz gibi, daha kısa odak uzaklığı ile daha hızlı perde hızı kullanabilir, böylelikle daha isabetli pozlama yapabilir ve daha güzel bir Samanyolu fotoğrafı çekebilirsiniz.
4. ISO: Yüksek ISO kullanımı nedeni ile meydana gelmesi muhtemel yüksek kumlanmalardan (gren - noise) korkuyorsanız, harika bir Samanyolu fotoğrafı çekmek istediğiniz zaman, bütün korkularınızı bir kenara bırakmanız gerekecektir. Kullanabileceğimiz perde hızı ve diyafram açıklığı kısıtlıdır. Bu nedenle geriye kalan tek seçeneğimiz, ISO'yu artırmaktır. Kameramdaki ISO ayarlarını denerken ISO 2000 ayarı ile en iyi çekimi yapabildiğimi gördüm. Kameranızdaki daha yüksek ISO ayarlarını kullanarak en iyi çekimi elde edebilirsiniz.
5. Odaklama: Elle sonsuza odaklama yapın. Çalışmakta olduğunuz ışık düzeylerinde, otomatik odaklama son derece kullanışsız olacaktır.
6. RAW: Raw formatında çekim yaptığınızdan emin olun. Daha sonra rötuşyapmak istiyorsanız, ki yapmak isteyeceğinizdem eminim, çalışabileceğiniz en yüksek kalitede çekim yapmak isteyeceksiniz.
Daha fazla ipucu: Çekim için gerekli bilgilere sahipsiniz, yine de daha fazla ipucu öğrenmek istemez miydiniz?
1. Kullandığınız üçayağı sağlam bir yerde kurun, kulağa çok kolay geliyor fakat, çok önemlidir. Eğer üçayak çok sağlam bir şekilde durmuyorsa, üçayağı daha da sağlamlaştırmak için üçayağa bir parça ağırlık bağlayabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken bir husus, bağladığınız ağırlığın en ufak bir rüzgarda harekete geçmesi ve kamera sarsıntısına neden olmasıdır. Bu soruna önlem olması açısından oluşturduğunuz ağırlığı yerde herhangi bir sabit noktaya bağlayabilirsiniz.
2. "Nihai" fotoğrafı çekmeden önce, birkaç deneme çekimi yapın. Perde hızını bir dakikaya kadar artırın, ISO'yu yükseltin vs. Burada aşırı pozlama yaparak elde etmek istediğimiz kompozisyona da karar verebilirsiniz. Kapkaranlık bir gökyüzüne vizörden baktığınızda nasıl bir sonuç elde edebileceğinizi kestiremezsiniz. Bulunduğunuz konumdan bakıldığında en etkili bir kompozisyonu elde edip edemediğinizi kontrol etmek için aşırı pozlama yöntemini kullanabilirsiniz.
3. Piksellere yoğunlaşın. Deneme çekimleri yaptıktan ve "son" fotoğrafı çektikten sonra, çekim yaptığınız her bir fotoğrafı dikkatli bir şekilde incelediğinizden emin olun. Fotoğrafı yakınlaştırın ve yıldız izleri oluşup oluşmadığını kontrol edin. Kameranızda önizlemesi yaptığınızda hoş görünen görüntü yakınlaştırma yaptığınızda hoş görünmeyebilir, daha da kötüsü çekimi tamamladıktan sonra bilgisayarda izlediğinizde karşınıza çıkan görüntü çok kötü görünebilir. Fotoğrafınızda yıldız izleri mi çıkmış? Yıldızların şekillerinde bozukluk mu var? Ya da ince ışık noktaları gibi mi görünüyor? Uzakta uçan bir uçak mı var? Gece bitmeden, çekimlerinizi tamamlamadan, her bir çekimi tekrar tekrar kontrol edin.
4. LCD ekranınız parlaktır ancak çevrenizdeki her şey karanlıktır. Eğer LCD ekranınızın parlaklığını düşürebilme imkanınız varsa, düşürün. Özellikle vizrden bakarak kompozisyon oluşturmaya çalışıyorsanız. Parlak LCD'ye baktıktan sonra karanlık bir vizörden bakmaya çalıştığınızda gözleriniz, ışık düzeylerini algılamak için zamana ihtiyaç duyacaktır.
5. Gürültü Azaltma (Noise Reduction): İlk olarak, kameranızdaki Uzun Pozlama Gürültü Azaltma özelliğini kapatmanızı savsiye etmiştim, ancak bir kullanıcı bu özelliğin neden açık bırakılması gerektiği hakkında harika bir yorumda bulundu:
7. Son olarak, bu işten zevk almaya, gözlerini şenlendirmeye bakın!
İyi eğlenceler, mutlu çekimler!
Elbette, daha uzun pozlamalar yaparak en iyi çekimi yapabilmeyi deneyebilirsiniz. Bu şekilde bir pozlama yapabilmek, 30 saniyeden uzun süreli çekimler yapabilmek için kameranızdaki BULB Modunu kullanmanız gerekecektir. Bunun için de bir uzaktan kumanda kullanmanız gerektiği anlamına gelmektedir. Bu sayede kameraya temas etmemiş olacaksınız. Aslında, bir uzaktan kumandayı sadece BULB, modunda değil, her zaman kullanmanızı tavsiye ediyorum. Eğer bir uzaktan kumandaya sahip değilseniz, otomatik zamanlayıcı özelliğini de kullanabilirsiniz. Bu eylemlerle kameradaki sarsıntı olasılığını en aza indirebilirsiniz. Bu sayede, deklanşöre basmanız sonucu oluşması muhtemel titreşimler en aza inecektir.
2. Diyafram: Gökyüzü karanlık, yeryüzü karanlık, her şey karanlık. Örtücüyü (perde - obtüratör) kısıtlı bir süre boyunca açabilme şansımız olduğu için diyaframı da açmak isteyeceksiniz. Kullandığım lensten dolayı benim erişebileceğim azami diyafram açıklığı f/3.5 idi. Gelecek sefer, f/2.8'lik bir diyaframa sahip lensimi ya da kiralayacağım daha geniş bir diyafram açıklığı olan bir lensi kullanmayı amaçlıyorum. Daha önce de dediğim gibi, yıldız tarlasının güzel bir fotoğrafını çekebilmek amacı ile DSLR'mizin sınırlarını zorladığımız için, daha küçük diyafram açıklıkları kullandığınızda elde edebileceğiniz yüksek keskinlik oranından vazgeçmek zorunda kalacaksınız.
3. Odak uzaklığı: Odak uzaklığı seçimi tercihinize bağlıdır. Tam olarak, elde etmek istediğiniz kompozisyona göre değişebilir. Bildiğiniz gibi, daha kısa odak uzaklığı ile daha hızlı perde hızı kullanabilir, böylelikle daha isabetli pozlama yapabilir ve daha güzel bir Samanyolu fotoğrafı çekebilirsiniz.
4. ISO: Yüksek ISO kullanımı nedeni ile meydana gelmesi muhtemel yüksek kumlanmalardan (gren - noise) korkuyorsanız, harika bir Samanyolu fotoğrafı çekmek istediğiniz zaman, bütün korkularınızı bir kenara bırakmanız gerekecektir. Kullanabileceğimiz perde hızı ve diyafram açıklığı kısıtlıdır. Bu nedenle geriye kalan tek seçeneğimiz, ISO'yu artırmaktır. Kameramdaki ISO ayarlarını denerken ISO 2000 ayarı ile en iyi çekimi yapabildiğimi gördüm. Kameranızdaki daha yüksek ISO ayarlarını kullanarak en iyi çekimi elde edebilirsiniz.
5. Odaklama: Elle sonsuza odaklama yapın. Çalışmakta olduğunuz ışık düzeylerinde, otomatik odaklama son derece kullanışsız olacaktır.
6. RAW: Raw formatında çekim yaptığınızdan emin olun. Daha sonra rötuşyapmak istiyorsanız, ki yapmak isteyeceğinizdem eminim, çalışabileceğiniz en yüksek kalitede çekim yapmak isteyeceksiniz.
Daha fazla ipucu: Çekim için gerekli bilgilere sahipsiniz, yine de daha fazla ipucu öğrenmek istemez miydiniz?
1. Kullandığınız üçayağı sağlam bir yerde kurun, kulağa çok kolay geliyor fakat, çok önemlidir. Eğer üçayak çok sağlam bir şekilde durmuyorsa, üçayağı daha da sağlamlaştırmak için üçayağa bir parça ağırlık bağlayabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken bir husus, bağladığınız ağırlığın en ufak bir rüzgarda harekete geçmesi ve kamera sarsıntısına neden olmasıdır. Bu soruna önlem olması açısından oluşturduğunuz ağırlığı yerde herhangi bir sabit noktaya bağlayabilirsiniz.
2. "Nihai" fotoğrafı çekmeden önce, birkaç deneme çekimi yapın. Perde hızını bir dakikaya kadar artırın, ISO'yu yükseltin vs. Burada aşırı pozlama yaparak elde etmek istediğimiz kompozisyona da karar verebilirsiniz. Kapkaranlık bir gökyüzüne vizörden baktığınızda nasıl bir sonuç elde edebileceğinizi kestiremezsiniz. Bulunduğunuz konumdan bakıldığında en etkili bir kompozisyonu elde edip edemediğinizi kontrol etmek için aşırı pozlama yöntemini kullanabilirsiniz.
3. Piksellere yoğunlaşın. Deneme çekimleri yaptıktan ve "son" fotoğrafı çektikten sonra, çekim yaptığınız her bir fotoğrafı dikkatli bir şekilde incelediğinizden emin olun. Fotoğrafı yakınlaştırın ve yıldız izleri oluşup oluşmadığını kontrol edin. Kameranızda önizlemesi yaptığınızda hoş görünen görüntü yakınlaştırma yaptığınızda hoş görünmeyebilir, daha da kötüsü çekimi tamamladıktan sonra bilgisayarda izlediğinizde karşınıza çıkan görüntü çok kötü görünebilir. Fotoğrafınızda yıldız izleri mi çıkmış? Yıldızların şekillerinde bozukluk mu var? Ya da ince ışık noktaları gibi mi görünüyor? Uzakta uçan bir uçak mı var? Gece bitmeden, çekimlerinizi tamamlamadan, her bir çekimi tekrar tekrar kontrol edin.
4. LCD ekranınız parlaktır ancak çevrenizdeki her şey karanlıktır. Eğer LCD ekranınızın parlaklığını düşürebilme imkanınız varsa, düşürün. Özellikle vizrden bakarak kompozisyon oluşturmaya çalışıyorsanız. Parlak LCD'ye baktıktan sonra karanlık bir vizörden bakmaya çalıştığınızda gözleriniz, ışık düzeylerini algılamak için zamana ihtiyaç duyacaktır.
5. Gürültü Azaltma (Noise Reduction): İlk olarak, kameranızdaki Uzun Pozlama Gürültü Azaltma özelliğini kapatmanızı savsiye etmiştim, ancak bir kullanıcı bu özelliğin neden açık bırakılması gerektiği hakkında harika bir yorumda bulundu:
"Gürültü azaltma özelliği kullanıldığında, eşdeğer siyah bir fotoğraf çekilecektir. Bu, bilgisayarda Photoshop kullanarak uyguladığınız gürültü azaltma özelliğine benzer bir özelliktir. Siyah kare gürültü azaltma özelliği, aynı pozlama değerleri ile, eşdeğer bir çekim yapacaktır, ancak bu çekim sırasında örtücü kapalı konumda duracaktır. Siyah baskı üzerinde ortaya çıkan herhangi diğer iz, gürültü (gren - noise) olarak adlandırılır. Bu, genellikle CMOS ya da CCD sensörlerin ısınması sonucunda ortaya çıkan bir belirtidir. Kamera bu izleri daha sonra fotoğraf üzerinde ortaya çıkarmaktadır. Bu tür grenler sadece kamera içindeki yazılımlar ve Photoshop gibi programlar tarafından ortadan kaldırılabilmektedir. Tavsiyem, kamerada yer alan Uzun Pozlama Gürültü Azaltma özelliğini açık duruma getirmenizdir. Eğer fotoğrafları istifliyorsanız (stacking) bu özelliği kapalı duruma getirmelisiniz. Ayrıca, uzun pozlamalar yaparak yıldız izleri fotoğrafı çekmeyi amaçlıyorsanız da bu özelliği kapatabilirsiniz. Yine de, çoğu durumda açık tutun. Bu sayede, soluk çıkmış yıldız fotoğraflarınız bile hoş görünecektir."6. Rötuş ile ilgili bir not: ISO'yu yeterince yükseltmediyseniz, yıldızları daha da parlak bir hale getirmek için parlatma işlemi yapmanız gerekebilir. Benim çektiğim fotoğrafa da küçük bir dokunuş gerekli idi. Yüksek ISO kullanımı, karşıtlıta azalmaya neden olabilir. Bu nedenle, ton eğrisi ile hafif bir şekilde oynayarak karşıtlığı artırdım. Yıldızları daha parlak hale getirmek için highlights değerini yükselttim ve karanlık noktaların daha da karanlık çıkması için darks ve shadows ayarlarını düşürdüm. Doygunlukta küçük değişiklikler yaparak galaktik düzlemin daha renkli bir hal almasını sağladım. Son olarak, bir miktar dijital gürültü azaltma özelliği uyguladım. Ancak bunda aşırıya kaçmadım. Bu özelliği aşırı miktarda uygulamak fotoğrafta farklı bir etki ortaya çıkaracak, bazı sönük kalmış yıldızların kaybolmasına yol açacaktır. Programlar, bu gibi küçük yıldızları da gren olarak düşünmektedir.
7. Son olarak, bu işten zevk almaya, gözlerini şenlendirmeye bakın!
İyi eğlenceler, mutlu çekimler!
-Nick
(c) Nick Ulivieri
çok başarılı bir bilgi paylaşımı teşekkürler admin...:)
YanıtlaSil