Peki, eve geldiğinizde ve fotoğraflarınızı gözden geçirdiğinizde, neden pek fazla memnuniyetsizlik yaşamaktasınız? Neden çektiğiniz fotoğraflar olmasını beklediğiniz gibi değiller?
Bunun birçok nedeni olmasına rağmen, en temel sorunlardan birisinden bahsetmeme izin verin.
Her şey, gözlerle başlar... ve onları nasıl kullanacağınızla.
“Benahavis Girl”, Gary Vernon |
Görüş, gördüğünüz gibi, sadece gözleri açmaktan ve çevreye göz atmaktan fazlasıdır. Bir sanatçı olmanın özüdür.
Bir fotoğrafçı için, görüş, her şey demektir.
Peki, sizin görüşünüz nedir ve bunu nasıl geliştirebilirsiniz? Başlangıç için, sanatsal "görüşünüz" için iki önemli bölüm vardır:
1. Neyin Fotoğrafını Çekmek İstiyorsunuz?
Çoğu kamera sahibi ilginç bir şey görür ve fotoğrafını çeker. Siz de bu yolla çekim yaptığınızda, neyin fotoğrafını çekmek istediğinizi bildiğinizi düşünürsünüz, peki ama bu gerçek mi? Vizörden baktığınızda gördüğünüz şeyin fotoğrafını çekmeyi istediğinize emin misiniz? Daha iyi bir şekilde nasıl çekim yapabileceğinizi düşündünüz mü?Ya da, sadece gördünüz, kamerayı ona yönelttiniz ve ÇEKTİNİZ, ÇEKTİNİZ, ÇEKTİNİZ mi?
Gerçek şudur ki, çekimini yapmak istediğiniz bir şeyle karşılaştığınızda, fotoğrafçılık işlemi BAŞLAMAK üzeredir.
Deklanşöre basmadan önce, düşünmeye zaman ayırın. Önünüzdeki sahneye dikkatli bir şekilde bakın. Renklere. Şekillere. Karşıtlığa.
“Security”, Mohamed Rafi |
Bu da bizi ikinci adıma götürmektedir.
2. Duygu
Bunu açıklayabilmem için, size öncelikli olarak bir soru sormama izin verin. Bir gece vaktinde, apartmanların arasında yürüdüğünüzü düşünün. Bu, aynı anda birçok apartman penceresini görme fırsatı verecektir. Her bir penceredeki titreşimlere dikkat etmenizi istiyorum. Ne görüyorsunuz? Herkes farklı bir TV programı izlemektedir. Futbol, yarışma, belgesel, film...
Peki, bu neden gerçekleşiyor?
Bu, insanlar bir koltuğa gömülüp saatler boyunca hiçbir şey yapmadan geçirmeyi sevdiğinden gerçekleşmiyor. Bu, insanların boş bir çerçeveye saatlerce bakmayı sevmesinden gerçekleşmiyor.
Daha çok, her bir TV karesinde en bağımlılık yapıcı madde ile karşılaşılmasından dolayı meydana geliyor: DUYGU.
Dram. Eğlence. Mutluluk. Hepsi o küçük kutunun içinde hızlı bir şekilde size sunulmaktadır. BU, insanların gerçekten hoşlarına giden şey. BU, insanların bulmayı arzuladıkları şey. İnsanlar arzuladıkları duyguyu bir sahnede göremedikleri an hızlı bir şekilde kanallar arasında geçiş yapıp duracaklardır.
Bir fotoğraf da başka türlü çalışmaz.
Fotoğraflar, basitçe duygularla doldurulmuş karelerdir. Filmlerden ayrı bir şekilde, bir fotoğraf karesi izleyicilerin dikkatini çekebilmek için tek bir kareden ibarettir. Bu nedenle, izleyicilerin dikkatini fotoğrafınıza çekebilmek için güçlü bir duygu oluşturabilmelisiniz.
“ROI Walk : We the People”, Mohamed Rafi |
Görüşünüz, her zaman duygu temelli olmalıdır.
Hepimiz temel duyguları biliriz. Mutluluk, üzgünlük, delilik, kızgınlık, çılgınlık, barış, rahatlık vb. Fotoğrafını çekeceğiniz bir sahne ile karşılaştığınızda bu duyguları arayın.
Modelinizin hangi duyguyu hissetmesini istiyorsunuz?
Cevabınıza bağlı olarak çekim yapacağınız açıyı da değiştirebilirsiniz. Cevabınız, modelinizin çevresine koyacağınız boşluğu da etkileyecektir. Dikey ya da yatay olarak çekim yapma isteğiniz de bu soruya bağlı olarak değişecektir.
Bu cevap, fotoğrafınızı her yönüyle belirlemenize yardımcı olacaktır. Fotoğrafınız üzerinde ne kadar fazla düşünürseniz, fotoğrafınız o kadar güçlü olacaktır.
.
Hepsi bu, sona geldik. Bir fotoğrafçı olarak "görüşünüzün" iki önemli parçasını öğrendiniz. Bir fotoğraf çekmeden önce bu iki önemli konu hakkında düşünürseniz fotoğraflarınızın çok daha iyi bir seviyeye geleceğini garanti ederim. Ve unutmayın ki, nefes kesici bir sahne ile karşılaştığınızda, işiniz daha yeni başlıyor demektir. Çarçabuk bir şekilde çekim yapmadan önce, etrafı gözlemleyin ve çekim için acele etmeyin.
© Simon Takk
Yorum Gönder
Makalemizle ilgili düşüncelerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Yorum yapmak için kayıt olmanız gerekmemektedir.