Son Yazılar

11 Haziran 2016 Cumartesi

Yeni Başlayanlar İçin Pozlama Üçgeninde Ustalaşmak


İlk dijital kameramı satın aldığımda, Diyafram, Perde Hızı ve ISO gibi kelimeler bana oldukça yabancı geliyordu, kafamda bu konu ile ilgili fikir oluşması için birkaç hafta boyunca sürekli araştırdım.Sizin de kafanız karışmış olabilir ve, anlaşılmasının zor olduğunu düşündüğünüz bu kavramlar nedeniyle, Otomatik Moddan başka bir modu asla kullanamayacağınızı düşünebilirsiniz.




Bu nedenle, eğer kameranıza aşina değilseniz, ya da fotoğrafçılığa yeni başlıyorsanız, temeller üzerindeki bazı açıklamalara göz atmak isteyebilirsiniz. Bu kavramlar hakkında yazılmış olan makaleleri okuyarak zaman içerisinde çok daha etkili bir çekim yapabilme şansını elde edebilirsiniz.

Pozlama Üçgenine Giriş: Diyafram, Perde Hızı ve ISO

Bu üç değişken, düzgün bir pozlamanın yapılabilmesi için birlikte çalışmaktadır, ve üzerine araştırmalar yaptığınız takdirde, fotoğraflarınıza farklı etkiler verebilmek için bu üç değişkeni yaratıcı bir şekilde nasıl kullanabileceğinizin bilgisine erişebilirsiniz.

DİYAFRAM

Diyafram, ya da f-stop, lensinizin ne kadar açılacağını ifade etmektedir. Bir delik hayal edin: bu delik çok az açıldığında, içinden pek az ışık geçebilecektir. Eğer bu delik çok açılırsa, içinden çok fazla ışık geçebilecektir. Bu sistemde kafa karıştırıcı olan, diyafram değerinin numaralandırma sistemidir.
  • KÜÇÜK sayılar (f/1.8 gibi) = geniş diyafram (büyük açıklık)
  • BÜYÜK sayılar (f/22 gibi) = küçük diyafram (küçük açıklık)
İlk başlarda bu sistem kafamı karıştırmıştı, ancak benim bir parçam gibi. Yeterince uygulama yaparsanız, sizin de bir parçanız haline gelecektir.

Diyafram değişikliği sonucunda meydana gelen değişikliklerden bir diğeri de, fotoğrafınızda ne kadar alanın odakta keskin bir şekilde kalacağını ifade eden, alan derinliğindeki değişikliktir. Geniş bir diyafram açıklığı (küçük sayı) odakta daha az alanın bulunduğunu, kapalı bir diyafram (büyük sayı) odakta daha fazla alanın bulunduğunu belirtecektir. Alan derinliğini açıklayan fotoğraflara bir bakalım:


Soldaki gibi, diyaframı f/3.5 olarak ayarlarsanız, bulanık bir arka plan (benim favorimdir) elde edersiniz. Ayrıca, oldukça YÜKSEK perde hızına (1/640 saniye) dikkat edin, bu konuya sonra değineceğim.



Biraz daha küçük diyafram (daha büyük sayı), daha fazla arka planın odakta olmasını sağlarken perde hızının da yavaşlamasına neden olacaktır.


Ne demek istediğimi görüyor musunuz? Diyafram ile oynamak istiyorsanız, kameranızı Diyafram Öncelikli Moda (Nikon için A, Canon için Av – diğer markalar için kullanma kılavuzuna bakın) alın.

Üç değişkenin birbiriyle beraber çalıştığını hatırladınız mı? Yukarıdaki fotoğraflarda, diyafram değerini değiştirdiğimde perde hızının da buna bağlı bir şekilde değiştiğini muhtemelen fark etmişsinizdir.


PERDE HIZI

Perde hızı, obtüratörün (örtücü - perde) ne kadar hızlı bir şekilde açılıp kapandığını ifade etmektedir. Eğer örtücü yavaş bir şekilde açılıp kapanırsa, daha fazla ışık elde edilecektir. Eğer çok hızlı bir şekilde açılıp kapanırsa, daha az ışık elde edilecektir.

Eğer geniş bir diyafram değeri kullanırsanız, örtücünüz hızlı olmak zorunda kalacaktır, çünkü geniş diyafram ile birlikte zaten oldukça fazla ışık elde etmiş durumda bulunacaksınız. Eğer diyaframınız küçük ise, sensöre daha fazla ışık gelebilmesi için daha yavaş bir perde hızı kullanılması gerekecektir.

Eğer hareketi dondurmak istiyorsanız, ya da kamerayı elinizde tutuyorsanız, hızlı bir perde hızı kullanılması gereklidir. Eğer bulanıklık elde etmek gibi bir amacınız varsa, daha yavaş bir perde hızı kullanmanız gereklidir. Örneğin: 


Soldaki fotoğrafta, evin önündeki araç oldukça hızlı hareket ediyordu, fakat 1/2000 saniye gibi hızlı bir perde hızı kullandığım için, aracın hareketi dondu. Araç, yolun ortasında sanki park etmiş gibi bir görüntü ortaya çıktı.

Sağdaki fotoğrafta, diğer her şey sabit dururken hareket halindeki kamyon bulanık olarak göründü. 1/10 saniyelik bir perde hızı, kamyonun hareketini ortaya çıakracak bir bulanıklık elde etmeme neden oldu. Bu iki fotoğrafta, diyafram değerlerine dikkat edin. Örtücü daha uzun süre açık kaldığı için, pozlamayı telafi edebilmek için, daha küçük bir diyafram değeri kullanıldı.

Kameranızı Enstantane Öncelikli Moda (Nikon için S, Canon için Tv) alın ve değişik perde hızları ile denemeler yapın. Bu modları kullandığınızda, siz değişkenleri değiştirdiğinizde (diyafram ya da perde hızı), kameranızın diğer değişkenleri nasıl değiştirdiğine dikkat edin. Bu değişkenlere daha fazla önem gösterdiğinizde, gelecekteki çekimlerinizde büyük farklılıklar ortaya çıkacağını bilmelisiniz.

Tamam, şimdi aklınızda muhtemelen şu soru kalmıştır, ISO bu ayarlara nasıl etki ediyor?

ISO

ISO, kameranızın hassasiyetidir. Bu konuda oldukça gergin olabilir, ya da oldukça rahat davranabilirsiniz. Eğer kameranızı ISO 100 gibi düşük bir değere ayarlarsanız, kameranız, en mükemmel fotoğrafın elde edileceği pürüzsüz, net bir görüntü için daha fazla ışığa ihtiyaç duyacaktır. ISO 3200 gibi yüksek bir değer kullanırsanız, düşük ışık koşullarında bile kolaylıkla çekim yapabilirsiniz, çünkü sensör zorlukla çalışmak zorunda kalmayacak – ancak grenli (noise - kum) bir görüntü ortaya çıkacaktır.

Peki, fotoğrafçılıkta bu ayar nasıl kullanılabilir? Akşam bir fotoğraf çekmek istediniz, ancak flaş kullanmak istemiyorsunuz. ISO'yu yükseltin, böylelikle kameranız daha hızlı bir perde hızı kullanabilecektir, ya da küçük bir diyafram (büyük sayı) kullanarak düzgün bir pozlama yapılmasını sağlayabilirsiniz. Bir başka durumda, bir spor etkinliğinin fotoğrafını çekiyorsanız ancak ortamda yeterli ışık yoksa, ISO'yu artırabilirsiniz. Ayrıca, bazı durumlarda grenli görüntüleri etkileyici bir şekilde kullanmak istemeniz de olasıdır (gerçekten harika bir etki verebilmektedir).

Ortamda yeterli ışık olmadığından dolayı uygun bir perde hızı kullanamadığınız için fotoğrafınız bulanık çıkıyorsa ve çığlık atma derecesine varıyorsanız – ISO'yu artırmayı düşünün. Otomatik modlarda kameranızın bunu otomatik olarak yapar, ancak ben pek kullanmam. Otomatik ayarlarda kameram benim kullanmak istediğim ISO'dan yüksek değerleri seçiyormuş gibi geliyor bana. Çekimi tamamlar tamamlamaz ISO'yu eski haline döndürmeyi unutmayın.Gün ortasında ISO 3200 ile çekilmiş fotoğraflar elde etmek istemezsiniz.

Aşağıda örnekler görebilirsiniz:

ISO 3200
Yukarıdaki fotoğraf oldukça yetersiz aydınlatılmış bir odada çekildi. Dijital kumlanmayı fark edebiliyor musunuz? Aşağıdaki fotoğraftaki pürüzsüzlüğe dikkat etmenizi istiyorum.


 Özet

Tamam, pozlama üçgeni özetle bu şekildedir. Umarım size yardımcı olabilmiştir, özellikle geçmişte aklınıza takılan kavramlara bir netlik getirebilmiştir. Yorumlar yaparak aklınıza takılan herhangi bir şeyi sorabilirsiniz, yanıtlamaktan memnuniyet duyacağım.


4 yorum :

  1. Genel bir teşekkür etmek istiyorum ben. Yazılan her şeyi sırayla ve vakit buldukça okumaya çalışıyorum.Teşekkür ederim; çabanız ve özeniniz için..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz için biz teşekkür eder, tekrar bekleriz.

      Sil
  2. Bilgilendirme için teşekkürler.

    YanıtlaSil

Makalemizle ilgili düşüncelerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Yorum yapmak için kayıt olmanız gerekmemektedir.

 
Copyright © 2010 - 2021 Profesyonel Fotoğrafçılık . Tasarım: OddThemes - Yayımcı: Gooyaabi Templates - Kullanım Koşulları
DMCA.com Protection Status