2009 yılında, IT'deki işimi bıraktım ve dünyanın çevresine bir gezi düzenlemeye karar verdim. İlk hedefim Avustralya idi, maceralarımın peşinde koşabileceğim harika bir yer. 13 yaşından beri fotoğraf çekiyordum, fakat bu gezi sırasında fotoğrafçılık sanatına öğrenmeye karar verdim ve bu sanata tutku ile bağlandığımı fark ettim.
Fotoğrafçılığın zaman, güç ve uygulama gerektiren bir süreç olduğunu çabucak fark ettim.
Bu, sahip olduğunuz ekipman ile ilgili değildi — harika fotoğrafçılık daha çok fotoğrafçı hakkında idi.
Wave Rock, Avustralya, bir yılı aşan gezimden.© NomadicMatt |
Kompozisyon: İnsanların GERÇEKTEN İstediği Fotoğraflar Çekmek
Kalıplar: İnsan beyni onların hayranıdır. Her zaman kalıplar ararız — bulutlarda, binalardaki simetride ya da birbirini tamamlayan renklerde bulunabilir. Kalıplar ile ilgili tek bir şey vardır, beyinlerimiz onları sevmektedir.
Kalıpları anlamak ve beynimize nasıl bir etkide bulunduğunu fark etmek daha iyi fotoğraflar çekmenin basit bir yoludur. Ayrıca, fotoğrafçılıktaki kompozisyonun da temelidir. Aşağıdaki kuralları öğrenin ve uygulayın, daha iyi fotoğraflar çekmeye başladığınızı fark edeceksiniz.
Bu konuya geçmeden önce, bazı önemli temellerden bahsetmek istiyorum. Kameranızın terazide olduğundan emin olun. Eğri ufuklar ile çalışmak istemezsiniz. Beyniniz genellikle bu fotoğraflardan hoşlanmaz; bu tür fotoğraflar, kara tahta üzerindeki düzensiz çizgiler gibidir.
Daha sonra — hareket etmeyi bırakın. Fotoğraf çekerken sabit durmak ve bulanık fotoğraf çekme riskinden kurtulmak istersiniz. Kameranızı iki elinizle sabit bir şekilde tutun ya da bir üçayak kullanın.
Üçler Kuralı
Kompozisyonun en önemli kurallarından birisi üçler kuralı adı ile bilinmektedir.
Bu kuralın bir bebeğin annesinin yüzünü tanımasına dayanan bir temeli olduğunu yakın bir zamanda öğrendim; bebek annesinin yüzünü üç parçaya bölüyordu; gözler, burun ve ağız.
Üçler Kuralı fotoğrafınızı dikey/yatay ya da her ikisi birleşecek şekilde üç parçaya bölmeye dayanmaktadır. Amaç, kilit roldeki nesneyi bu kısımlara yerleştirmektir.
Kameranızda, kılavuz çizgileri aktif hale getirebileceğiniz ayarı bulun. İki dikey ve iki yatay çizgi belirecektir.
© NomadicMatt |
Avustralya taşralarında gerçeküstü bir heykel parkında yaptığım çekimi inceleyin, iki dikey ve iki yatay çizgi ile kılavuz çizgileri belirttim.
Kılavuz çizgiler ile birlikte, fotoğrafı nasıl kompoze ettiğimi görebilirsiniz: üçte birlik kısımda toprağa, üçte ikilik kısımda gökyüzüne yer verirken; fotoğrafın solda kalan üçte birlik kısmındaki kılavuz çizgisine uçağı yerleştirdim; iki uçak fotoğrafın üçte ikilik kısmında yer alırken fotoğrafın sağda kalan üçte birlik kısmını boş bıraktım.
Nesneleri kesişim noktalarına yerleştirmek izleyicilerin dikkatini çok daha fazla çekmektedir, bu noktalar bir fotoğrafa baktığımız anda gözümüzün kaydığı ilk noktalardır ve iyi bir kompozisyon oluşturma süreci için iyi bir başlangıç noktasıdır.
Gözde fotoğrafçılık konularımdan bir diğeri de gün batımı fotoğrafı çekmektir. Günün bu saatlerinde her zaman farklı bir muhteşem ışık ortaya çıkmaktadır.
Harika gün batımı fotoğrafları çekmek için üçler kuralını kolaylıkla uygulayabilirsiniz — kadrajın üçte birlik kısmını yeryüzü ya da deniz ile, üçte ikilik kısmını gökyüzü ile kompoze edebilirsiniz. Fotoğrafı tam olarak ortadan ikiye bölecek şekilde çekim yapmak istemezsiniz, çünkü bu fotoğraflar güzel görünmemektedir. Aşağıdaki fotoğrafı Santa Cruz'da çektim, güneş fotoğrafın üçte birlik kısmından ortamı aydınlatıyorken, fotoğrafın sol üçte birlik kısmında bir doğal oluşum bulunmaktaydı.
© NomadicMatt |
Yönelen Hatlar
Bir fotoğrafı kompoze ederken, izleyicilerin dikkatini, istediğiniz noktaya çekmenin birçok kolay yolu vardır.
Bunlardan birisi, yönelen hatları kullanmaktır — doğal coğrafi oluşumlar ya da diğer şekiller insanların gözlerinin doğrudan o hattın gittiği yöne çevrilmesini sağlayacaktır.
Yönelen hatlar olarak yolları kullanmak özellikle büyük manzara fotoğraflarında harika sonuçlar vermektedir. Yeni Zelanda'da seyahat ederken, Yeni Zelanda'daki dağ tırmanışlarımdan en çok hoşuma giden Mount Taranaki'ye tırmanışımın bir hikayesini anlatmak istedim. Tırmanışa başlamadan önce tırmanış parkurunun kendisi gerçekleştirmeyi planladığım tırmanış için harika bir yönelen hat oluşturmaktaydı ve izleyicilerin dikkatini dağa doğru yöneltmekteydi.
© NomadicMatt |
Yönelen hatlar ile ilgili çektiğim bir diğer etkili çekimim de İtalya'daki bir demiryolunda yaptığım bu çekimdi. Açıkçası, bu tür bir çekimi kullanılmayan ya da ender kullanılan hatlarda yapmanız tavsiye edilir!
© NomadicMatt |
Bu çekimdeki amacım, seyahatlerle geçen ömrümün bir hikayesini anlatmak idi. Birbirine paralel bir şekilde ilerleye raylar izleyicilerin dikkatini doğrudan asıl hedefe doğru yöneltmekteydi — bana.
Ön plan, Orta Plan ve Arka Plan
Daha önce bir dağ ya da şehir fotoğrafı çektikten sonra fotoğrafı incelerken, çıplak gözle izlediğinizdeki büyüleyici atmosferi sunmadığını fark ettiğiniz oldu mu hiç?Bu, fotoğrafınızın iki boyutlu bir görüntü vermesinin ve çekim yaptığınız andaki ölçek duygusunun kaybolmasının bir sonucudur.
Bir çekimi kompoze ederken — özellikle manzara fotoğrafçılığında dikkat etmeniz gerekir — ön plana, orta plana ve arka plana farklı ögeler yerleştirin.
Burada, İskoçya'daki Glencoe'de yaptığım bir gün batımı çekimini görebilirsiniz, 2015 yılında fotoğrafını çektiğim yerler arasında en çarpıcı olan yerdi.
© NomadicMatt |
Kayayı, ön planda ilgi çekici bir şey olmasını istediğim ve fotoğrafa denge ve ölçek duygusu vermesi için kullandım. İzleyicilerin gözü önce kayaya, daha sonra doğal olarak daha ve ardından da uzaktaki vadiye yönelmektedir.
Dışarıda çekim yapmak için geziyorsanız, çevrenizdeki her şeyi düşünün. Uzak planda bir dağ gördüyseniz ve o dağın fotoğrafını çekmek istiyorsanız, etrafınıza bir göz atın ve ön plana ya da orta plana yerleştirebilecek ilgi çekici varlıklar arayın ve bunları fotoğrafınıza dahil edin. Bir nehir kenarında iseniz, bu bir kano olabilir. Dışarıda bir yerlerde çekim yapıyorsanız, bir ev olabilir. Bir koyun sürüsü olabilir. Uzun bir yolda, yola çıkmaya hazırlanan bir araba olabilir.
Bir şehir manzarasının fotoğrafını çekiyorsanız, çevrenizde olan bitene dikkat edin. Sokak satıcılarını, ulaşım araçlarını, işaretlerleri ve dükkanları bir bağlam içinde ön plana dahil ederek ilgi çekici binaların yer aldığı şehir manzarasına ölçek duygusunu katabilirsiniz.
Eğer bir şey bulamıyorsanız, yaratıcı olun. Ölçek duygusunu oluşturması için fotoğrafınızda yer alabilecek birisini bulun. Yanınızda bir üçayak taşıyorsanız, demiryolu fotoğrafımda yaptığım gibi kendinizi model olarak kullanın. Fotoğrafınızda çok fazla ögeye yer vererek izleyicilerin dikkatini dağıtmayın, fotoğrafı sade tutun.
Fotoğrafınızdaki büyük arka plan bölümlerinin ötesini düşünmek ve küçük ögelere odaklanmak daha dengeli, memnuniyet verici sonuçlar almanızı sağlayacaktır.
© NomadicMatt |
Glencoe'den bir diğer çekim. Bu fotoğrafta ev orta plandaki ölçek duygusunu sağlamakta, akan dere hem bir ön plan ögesi hem de yönelen hat olarak iş görmekte ve ilgiyi üzerine çekmektedir.
Kadrajlama
Bu kompozisyon tekniği bir çerçeve içine fotoğraf yerleştirmek anlamında gelmiyor; çevrenizdeki herhangi bir varlığı bir "çerçeve" olarak kullanarak asıl fotoğrafını çekmek istediğiniz nesneyi çerçevelemek anlamına geliyor, bu teknikle birlikte izleyicilerin dikkati özel olarak amaçlanan noktaya yönelecektir.© NomadicMatt |
İspanya'daki Ortaçağ şehri olan Besalu'daki bir köprü çekimimde, eski köprü ve yansınasını yeni köprü için bir doğal çerçeve olarak kullandım.
Fotoğrafını çekecek bir varlıkla karşılaştığınızda, etraf bir göz atın ve kadrajlama yapabileceğiniz bir şey olup olmadığını kontrol edin. Bunun için çalılıkla, yeşillikler, ağaçlar kullanılabileceği gibi kapılar ve pencereler de iyi seçenektir.
Tayland'da yer alan Ayutthaya Tapınağı'nda yaptığım çekime bir göz atın ve anlatmak istediğim şeyi görün. Tapınağın çevresini de fotoğrafa dahil ederek izleyicilerin dikkatini tapınağın kendisine çekmeyi amaçladım.
© NomadicMatt |
Bu çekimde, çerçeve fotoğrafını çekmek istediğim konudan çok büyüktü, fakat çekimin ne hakkında olduğu belirsiz bir hale gelmemişti. Bu teknik çok basit bir tekniktir, ancak kadrajlama yapabileceğiniz bir varlığı bulabilmek için etrafta gezinmeniz ya da geriye doğru hareket etmeniz gerekebilir. Uzaktayım diye korkmayın, istediğiniz kadrajı elde edebilmek için zum yapın.
Bir diğer örnek, Yosemite Ulusal Parkı'ndaki Aşağı Yosemite Şelalesi'nin ağçalarla kadrajlandığı fotoğrafımdır.
© NomadicMatt |
Ağaçların fotoğrafa daha fazla etki katacağını hissettim ve şelaleyi iki ağaç arasına alarak çekimi tamamladım. İki paralel ağaç arasındaki simetri de oldukça memnuniyet verici idi.
Burayı tıklayarak kadrajlama ile ilgili harika örneklere erişebilirsiniz. Denemeye devam edin ve işe yaradığını keşfedin!
Odak Noktaları
İnsanların, bakılmasını istediğiniz yere bakmalarını sağlamanın garanti bir yolu, fotoğraftaki o kısmı keskin bırakarak fotoğrafın geri kalan kısımlarını bulanıklaştırmaktır.
Bu yöntem çekimlerinizde insan ya da hayvan bulundurduğunuzda özellikle işe yaramaktadır — düğün ya da spor fotoğraflarına dikkatli bir şekilde bakarsanız, sadece istenilen kişilerin odakta olduğunu fark edebilirsiniz.
Aile ve arkadaş ortamlarında fotoğraf çekmeyi seviyorum ve bu tekniği uygulayarak modelimi kalabalık çevreden izole ediyor ve fotoğrafın kimin için çekildiğini belirgin bir hale getirebiliyorum.
© NomadicMatt |
Bu etkinin nasıl çalıştığına aşina olabilmek için kameranızdaki "Portre" ya da "İnsan" modunu kullanabilirsiniz. Burayı tıklayarak odaklamayı kullanarak nesneleri izole etme teknikleri hakkındaki yazımıza erişebilirsiniz.
Renk Kullanımı
Renk, fotoğrafçılıkta çok önemlidir, özellikle birbiri ile uyum içinde çalıştıklarında. Örneğin, mavi ile sarı (bir tarladaki günebakanlar) ve kırmızı ile yeşil (Yılbaşı!) hoş bir uyum sergiler.
Genel olarak tekerlek üzerinde karşı karşıya olan renkler birbirlerini tamamlamaktadır. Bu renklerin birbirine oranı eşit olmak zorunda değildir — hatta büyük yüzdeye karşı küçük yüzde kullanıldığında (örneğin; %80 — %20) en iyi sonuçlar elde edilmektedir.
© NomadicMatt |
Kopenhag'daki muhteşem Nyhavn Limanı'nın çekimine bir göz atın. Renklerin bütün türlerini görebilirsiniz fakat gökteki ve sudaki mavi renk baskın rengi, evlerdeki kırmızı ve sarılar (renk çarkında mavinin karşısında yer alır) tamamlayıcı özelliği sağlamıştır.
Seyahate çıktığınızda, karşıtlık ve tamamlama özelliği oluşturan renklere dikkat edin, böylece fotoğraflarınız daha etkili bir hal alabilir. Baharatçılar, eski Avrupa şehitleri, kırsallar ve yeşil tarlalardaki renkli kulübeler başlangıç için iyi noktalardır.
Hikaye Anlatma
Bir fotoğraf çekerken çevreniz hakkında geziye dair her şeyi zihninize kaydedersiniz. Fotoğrafa daha sonra tekrar baktığınızda anılar geri gelir.Ancak başkası için bu durum geçerli değildir. Onlara göre yukarıdaki şelale fotoğrafı — sadece bir şelale fotoğrafıdır. Peki ya balta girmemiş ormanlardaki beş saatlik yolculuk? Yok. Serinlemek için nehrin sularına atladığımda hissettiğim ferahlık? Hiçbir fikrim yok. Ekranda görünen iki boyutlu bir görüntüdür, büyük olasılıkla hızlı bir şekilde bakılacak ve geçilecektir.
Kayıplara karışması muhtemel bağlamı hayata geçirmek sizin işinizdir.
Bir fotoğrafın binlerce kelimeye bedel olduğu söylenir. Bu sözleri iletmek, bir fotoğrafçı olarak sizin işinizdir. Görüntü ile hikayenin nasıl aktarılacağını çözün. İzleyenlerin fotoğrafların içine gireceği hikayeler oluşturun. Duyguları kullanın, aynı bulun ve durdurun, çekimlerinize insan ögesi ekleyerek izleyiciler üzerinde yankı oluşturun.
Rio de Janeiro'daki bu maymun fotoğrafına bakın. Bu hayvanlar turistlerin etrafında dolaşıp mümkün olduğunca fazla miktarda yiyeceğe erişmek istemekteydiler. Ben de onların fotoğrafını çekmek istemiştim ki onlardan birisi bana dilini çıkardı.
© NomadicMatt |
Çekmeyi planladığınız fotoğraf, yakalamayı amaçladığınız an ve izleyicilere anlatmak istediğiniz hikaye hakkında düşünmeye zaman harcamanızı tavsiye ediyorum. Kendinizi onların yerine koyun ve başka hiçbir bili olmadan o fotoğrafa bakar hayal edin.
Bu, fotoğrafçılıktaki, muhtemelen, en zor kısımlardan birisidir, ve — yukarıdaki maymun fotoğrafında olduğu gibi — zamana, sabra ve şansa ihtiyacınız olacaktır. Hatalar yapabilirsiniz. Ancak araştırma ve uygulama ile bu alanda ustalaşabilirsiniz!
Şimdi, en beğendiğiniz fotoğrafçıların çektiği en gözde fotoğraflarınıza tekrar göz atmanızı ve uyguladığı tekniklere ve anlattıkları hikayelere dikkat etmenizi istiyorum. Sanırım, bu teknikleri öğrendikten sonra, bu tekniklerin etkili bir şekilde nasıl kullanılacağını da fark edeceksiniz!
Ayrıca, dışarı çıkmalı ve daha fazla fotoğraf çekmelisiniz. Uygulama mükemmelleştirir, ve bu fotoğrafçılıkta da geçerlidir! Daha fazla fotoğraf çekerek harika çekimleri nasıl elde edeceğinizi öğrenebileceksiniz. Evet, dışarı çıkın, çekimler yapın ve serinin diğer yazılarını okumak için geri gelin.
Yorum Gönder
Makalemizle ilgili düşüncelerinizi yorum olarak paylaşabilirsiniz. Yorum yapmak için kayıt olmanız gerekmemektedir.